15 Kasım 2015 Pazar
Ünlü Edebiyatçıların Bilinmeyen Tarafları
Birçok yazarın farklı ve sıra dışı bir yaşam sürdüğü söylenir. ‘Büyük Yazarların Gizli Hayatları’ isimli kitap bu yaşamlara dair ipuçları veriyor. İşte dünya çapında üne kavuşmuş yazarların hayatlarındaki gizli ayrıntılar…
Dünyanın en tanınmış yazarlarından, Büyük Umutlar’ın yazarı Charles Dickens dünyanın belki de en tuhaf uyku alışkanlığına sahipti. Yatarken yüzü mutlaka kuzey kutbuna bakacak şekilde uzanırdı. Bu tercihini açıklarken ‘yerküre elektrik akımları, pozitif ve negatif elektrik’ gibi şeyler söylemişti. En fazla vakit geçirdiği yer de kimsesizler morguydu.
Sivil İtaatsizlik teorisini ortaya atan Henry David Thoreau nadiren banyo yapar, saçlarını neredeyse hiç taramaz, yamalı giysiler giyerdi. Thoreau aynı zamanda ilk üzümlü ekmeği yaptı.
Balzac öldüğünde 51 yaşındaydı ama arkasında onlarca ölümsüz eser bırakmıştı. Günde yaklaşık 50 fincan kahve içtiği söylenen Balzac, kahve yapacak birisi olmadığında kahve çekirdeklerini çiğnerdi.
Tolstoy’un 13 çocuğu vardı. 48 yıllık evliliğinin ardından karısına “Benim yaşımdaki insanların sıkça yaptıkları bir şeyi yapıyorum. Son günlerimi tek başıma ve sükunet içinde geçirebilmek için dünyadan vazgeçiyorum,” yazan bir not bırakarak evini terk ettiğinde 82 yaşındaydı. Birkaç gün sonra bir tren istasyonunda donarak öldü.
Alice Harikalar Diyarında’nın yazarı Lewis Carroll bir matematik dehasıydı. Kelime üretmekte üstüne yoktu. Halen İngilizcede onun uydurduğu onlarca kelime kullanılmaktadır. Kütüphanelerde kitapların daha kolay bulunabilmesi için kitap adını cildin sırtına yazma fikrini hayata geçirdi. Scrabble kelime oyununun ilk örneğini yaptı. En sevdiği ulaşım aracı kendi icat ettiği üç tekerlekli bisikletti.
Jack London tam bir kitap kurduydu. Şahsi kütüphanesinde 15 bin kitap vardı. John Baryelcorn isimli eseri adsız alkolikler birliğinin okuma listesinde yer alır. London beş yaşında içkiye başladı, 40 yaşında öldü. O kadar çok içiyordu ki, bu yüzden başına sayısız kaza geldi. Bir seferinde Oakland Rıhtımı’nda tökezleyerek denize düştü ve kendini San Francisco Körfezi’nde buldu.
Shakespeare yazdıklarından kazandığından daha fazla geliri tefecilik yaparak kazanıyordu
Bazı yazarların yaşamındaki ilginç ve bilinemeyen olaylardan bazıları bunlardı bir sonraki blogda görüşmek üzere
Kaynakça: dersimizedebiyat.com
İngiliz Edebiyatı
Rönesans Dönemi İngiliz Edebiyatı: İngilizcenin yazı diline dönüşmesinde büyük katkıları olan ve Canterbury Hikâyeleri adlı eseri bulunan Chaucer (1340-1400) İngiliz edebiyatında Rönesansa zemin hazırlayan yazarlardan birisidir.
“Elizabeth Dönemi “adı verilen XVI. yüzyılda tiyatro ve şiir türlerinde önemli eserler ortaya konmuştur. Rönesans dönemi İngiliz edebiyatının en önemlitiyatro yazarı Shakespeare (1564-1616)’dir. Shakespeare dram ve komedya türlerinde hem nazım, hem düzyazı, hem de her ikisini birlikte kullanarak başarılı oyunlar yazmıştır. Oyunlarının tamamı beşer perdeden oluşur. Kin, aşk, dostluk, yükselme, öç alma gibi hemen hemen tüm insanî boyutları derinlemesine irdelemiştir. Başlıca dramları arasında Romeo ve Juliet, Hamlet, Macbeth, Othello, Kral Lear; en önemli komedyaları arasında da Venedik Taciri, Yanlışlıklar Komedyası sayılabilir.
Tasvir ve ruh çözümlemelerinde başarılı olan ve üslûba önem veren dönemin son büyük şairi John Milton (1608-1674)’un en önemli eseri Kaybolmuş Cennet adlı konusunu Tevrat’tan aldığı dinî destanıdır. Montaigne gibi deneme türünde başarılı ürünler veren Bacon (1561-1626)’un en önemli eseri ise denemeler’dir.
Klâsik Dönem İngiliz Edebiyatı: Klâsisizm akımı İngiltere’de çok kısa sürmüştür. Bu akımın İngilizedebiyatında iki önemli temsilcisi vardır: Şiir ve oyunlarıyla Drydon (1631-1700) ve şiirleriyle Pope (1688-1744).
20. Yüzyıl İngiliz Edebiyatı: 20. yüzyılda İngiliz edebiyatı en çok roman türünde başarılı ürünler vermiştir. J. Conrad (1857-1941) macera ve deniz romanları yazmıştır. İrlandalı romancı James Joyce (1882-1941) ise klâsik roman kurallarını bir tarafa bırakarak, modern roman tarzının örneklerini vermiştir
SHAKESPEARE (1564-1616)
Trajedi ve komedi türlerinde hem şiir, hem düzyazı, hem de şiir-düzyazı biçiminde yapıtlar ortaya koymuştur. Eserleri:nda kin, aşk, dostluk, yükselme, öç alma gibi duygulan derinlemesine irdelemiştir. Başlıca trajedileri “Romeo ve Juliet”, “Hamlet”, “Macbeth”, “Othello”, “Kral Lear”; komedileri “Venedik Taciri”, “Yanlışlıklar Komedyası”dır. Bu tür Eserleri:nın yanı sıra; manzum hikâyeleri ve romantik şiirleri de vardır.
Trajedi ve komedi türlerinde hem şiir, hem düzyazı, hem de şiir-düzyazı biçiminde yapıtlar ortaya koymuştur. Eserleri:nda kin, aşk, dostluk, yükselme, öç alma gibi duygulan derinlemesine irdelemiştir. Başlıca trajedileri “Romeo ve Juliet”, “Hamlet”, “Macbeth”, “Othello”, “Kral Lear”; komedileri “Venedik Taciri”, “Yanlışlıklar Komedyası”dır. Bu tür Eserleri:nın yanı sıra; manzum hikâyeleri ve romantik şiirleri de vardır.
Eserleri: Hamlet, Macbeth, Romeo ve Juliet, Venedik Taciri, Othello, Kral Lear, Hırçın Kız, Yanlışlıklar Komedyası, Bir Yaz Gecesi Rüyası, Jul Sezar, Antonlus ve Kleopatra
Kaynakça: bilgicik.com
8 Kasım 2015 Pazar
Nasıl yazar olunur?
Acaba nasıl yazar olunur? İlginçtir; bazı mesleklerin okulu yoktur. Örneğin, satıcılık bir meslektir; ama bildiğim kadarıyla üniversite düzeyinde satışçı yetiştiren okul yoktur. Türk Dili ve Edebiyatı bölümleri, bana göre yazar yetiştirmez; başka bir profilde insan yetiştirir
Yazarlığın birinci kuralı, üsluptan önce fikre sahip olmaktır. Dünyanın en iyi konuşmacısının fikri yoksa, söyleyecek bir şeyi yoktur. Fikir olmadan en iyi romancı bir roman, en iyi denemeci bir deneme yazamaz
Bir diğer yolu ise , en az bir konunun dünya kalitesinde uzmanı olmaktır. Psikoloji, pazarlama yönetimi, çocuk yetiştirme, hipnotizma, kira davalarının çözümü, icatlar tarihi, astronomi vb. gibi binlerce konudan birinde uzmanlaşma gerekir. Uzmanlaşma, belirli bir sahada yüzlerce kitap okuyarak, o konuda eğitim alarak, o konuda bir işte çalışarak, o konuda çalışanları gözleyerek ya da başka bir yolla; ama emek vererek gerçekleşir
Bir yazar, uzmanı olduğu bir konunun tüm tarihsel gelişimini çok iyi bilmeli ki, alanda yeni bir eser ya da kavram çıktığında, onun gerçekten yeni olup olmadığını bilsin. Bir konunun tarihini bilmek, onu derinlemesine bilmektir.
Bir de konuyu yatay yönde bilmek gerekir. Bir işletme uzmanının, yönetimin tarihini bilmesi derinlemesine bilgi, pazarlama teknikleri konusunda uzmanlaşması ise yatay yönde bir bilgidir.
Yazarlığa giden birinci yol sanırım, çöp kutusunu kullanmaktan geçer. İlk yazılarımı ortalama altı defa yazdım. Yazdım, birilerine okuttum; eleştirileri -okur geri bildirimini- aldım yeniden, yeniden yazdım. Hatta yirmi defa yazdığım bir yazı bile oldu. İyi bir yazar bence altı ayda bir dil bilgisi kitabını gözden geçirmeli. İmla kılavuzunu yanından ayırmamalı. Her yazısını da yazdıktan sonra en az bir defa okumalı.
Melih ARAT
KAYNAKÇA: www.kitapbasimi.com
Yazarlığın birinci kuralı, üsluptan önce fikre sahip olmaktır. Dünyanın en iyi konuşmacısının fikri yoksa, söyleyecek bir şeyi yoktur. Fikir olmadan en iyi romancı bir roman, en iyi denemeci bir deneme yazamaz
Bir diğer yolu ise , en az bir konunun dünya kalitesinde uzmanı olmaktır. Psikoloji, pazarlama yönetimi, çocuk yetiştirme, hipnotizma, kira davalarının çözümü, icatlar tarihi, astronomi vb. gibi binlerce konudan birinde uzmanlaşma gerekir. Uzmanlaşma, belirli bir sahada yüzlerce kitap okuyarak, o konuda eğitim alarak, o konuda bir işte çalışarak, o konuda çalışanları gözleyerek ya da başka bir yolla; ama emek vererek gerçekleşir
Bir yazar, uzmanı olduğu bir konunun tüm tarihsel gelişimini çok iyi bilmeli ki, alanda yeni bir eser ya da kavram çıktığında, onun gerçekten yeni olup olmadığını bilsin. Bir konunun tarihini bilmek, onu derinlemesine bilmektir.
Bir de konuyu yatay yönde bilmek gerekir. Bir işletme uzmanının, yönetimin tarihini bilmesi derinlemesine bilgi, pazarlama teknikleri konusunda uzmanlaşması ise yatay yönde bir bilgidir.
Yazarlığa giden birinci yol sanırım, çöp kutusunu kullanmaktan geçer. İlk yazılarımı ortalama altı defa yazdım. Yazdım, birilerine okuttum; eleştirileri -okur geri bildirimini- aldım yeniden, yeniden yazdım. Hatta yirmi defa yazdığım bir yazı bile oldu. İyi bir yazar bence altı ayda bir dil bilgisi kitabını gözden geçirmeli. İmla kılavuzunu yanından ayırmamalı. Her yazısını da yazdıktan sonra en az bir defa okumalı.
Melih ARAT
KAYNAKÇA: www.kitapbasimi.com
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)